Ana içeriğe geç

“İklim dostu bir geri dönüşüm ekonomisi”

Nadja Yang bir sistem mühendisi ve kentsel biyoekonomiyi araştırıyor. Yarının dünyasına ilişkin ütopyaları hakkında sorular sorduk.

Luca Rehse-Knauf28.12.2023
Nadja Yang şehirlerin geleceğini araştırıyor.
Nadja Yang şehirlerin geleceğini araştırıyor. © privat

Nadja Yang Münih Teknik Üniversitesi’nde lisans eğitimini tamamladı ve Oxford’da sistem mühendisi olarak doktora yaptı. “Avrupalı Genç Mühendisler” topluluğunun başkanlığını yürüttü, ünlü Alman Rhodes Bursu’nu aldı ve Forbes Dergisi tarafından “Forbes Avrupa ve DACH 30 Yaş Altı 30 kişi” arasına seçilmenin yanı sıra “Mühendislikteki en iyi 50 kadın” listesine alındı.

Bayan Yang, şu anda hangi alanda çalışıyorsunuz? 

Şu anda Oxford’da sistem mühendisi olarak doktora çalışması yapıyorum. Bununla birlikte biyolojik kaynak akışlarını ve arazi kullanımını daha verimli hale getirmeyi amaçlayan “Kentsel Biyoekonomi” çözüm konsepti üzerine odaklandım. Bu sırada bir şehir, tek taraflı atık biriktirme ve gıda dengesizliğine neden olmak yerine biyolojik kaynak geri dönüşümüne katkı sağlamaya teşvik edilmeli. Bu nedenle ilk olarak konsepti tanımladık. Şu anda kaynakları ve arazileri ideal olarak yönetmek için günümüzdeki şehir sistemlerini ölçüyor ve optimize ediyoruz.

Somut olarak örnek vermek gerekirse: Oxford tarafından yayınlanan geri dönüşüm oranlarının atığın tamamına dayanmadığını tespit ettik. Oxford geri dönüşüm konusunda önde gelen bir İngiliz şehri olsa da hala yapılacak çok şey var. Yemek atıklarının yaklaşık yarısının doğru çöp bidonuna atılmadığı tahmin ediliyor. Diğer yarısı ise biyogaz tesisine ulaştığında, çoğu durumda fermentasyon artıkları veya CO2 gibi büyük yan ürünler artık kullanılamıyor. Bunlar örneğin seralar için kıymetli olabilir. Bu tarz simbiyozlar geniş kapsamlı bir kompozit sistem oluşturabilir. 

Yarının dünyası için kurduğunuz ütopyayı açıklar mısınız?

Ütopik bir dünyada iklim dostu, mümkün olduğuna biyolojik temelli bir geri dönüşüm ekonomisine ulaştığımızı hayal ediyorum.  

Kısa vadede tüm insanların ve kurumların bizi daha sürdürülebilir bir gelecekten alıkoyan problemlerin farkına varmasını diliyorum. Daha sonrasında hedefler belirlenmeli, çözüm stratejileri uygulanmalı ve buradan böylesi bir ütopya için mevzuat, iş modelleri ve benzerleri ortaya çıkmalı.

Orta vadede dönüşümün hayattaki meyveleri hissedilir olmalı. Çöp ayrıştırma artık bir tartışma konusu olmayacak. Her belediyenin fonksiyonel geri dönüşüm tesislerine erişimi olacak. Çöp verilerinin toplanması gibi teknolojik inovasyonlar, yeni türden geri dönüşüm süreçleri ve daha akıllı çöp ayrıştırma sistemleri uygulamaya girecek. 

Uzun vadede iklim dostu, biyolojik temelli devridaim ekonomisini içselleştirmiş bir toplum hayal ediyorum. Sistemin ve kafa yapısının doğrusal bir ekonomiden döngüsel bir ekonomiye geçişi ancak o zaman tamamlanır. Bu, tüm kaynakların kıymetli olarak görüldüğü ve buna uygun şekilde davranıldığı bir dünya olacaktır. 

Uzmanlık alanınız iyi bir geleceğe giden yolda nasıl bir rol oynuyor? 

Benim uzmanlık alanımda amaç, sistemleri mümkün olduğunca iyileştirmek, böylece avantajları maksimize edip dezavantajları minimize etmek. Bu nedenle “Endüstriyel ekoloji” prensibine göre kullanılmayan veya az kullanılan kaynakların ve arazilerin daha verimli kullanılmasına ve yerel geri dönüşümlerin kapatılmasına katkıda bulunuyoruz.