Almanya Şansölyesi Friedrich Merz: Açık mesajlarla başlangıç

Yeni bir Şansölye için Paris ve Varşova’nın ilk seyahat hedefleri olması aslında bir sürpriz değil. Friedrich Merz için Avrupalı ortaklarla fikir alışverişi son derece önemli – kendisi göreve geldiği gün ayağının tozuyla Fransa ve Polonya’ya uçtu. Buna karşın bir şansölyenin görev süresinin dördüncü gününde bir savaş bölgesine seyahat etmesi ise yeni bir durum ve Friedrich Merz için meydan okumaların ne kadar büyük olduğunu gösteriyor.  

Kiev’deki “Gönüllüler Koalisyonu” ile 

Şansölye, Fransa Başkanı Emmanuel Macron, İngiltere Başbakanı Keir Starmer ve Polonya Başbakanı Donald Tusk ile birlikte dayanışmanın bir simgesi olarak Ukrayna’yı ziyaret etti. “Gönüllüler Koalisyonu” Ukrayna Başkanı Volodimir Zelenski ile birlikte olası bir ateşkesi tartıştı ve Rusya’yı ateşkese davet etti. 

Merz’in birkaç gün sonra yaptığı Federal Meclis’teki ilk hükümet açıklamasında da ekonomik büyüme ve düzenli bir göç planlarının yanı sıra Ukrayna da temel konulardan biriydi. Merz “Bu savaşın sonucu gelecekte de Avrupa’da ve dünyada hukukun ve kanunların mı yoksa tiranlığın, askeri şiddetin ve güçlünün çıplak hukukunun mu geçerli olacağını belirleyecek” dedi. “Bu nedenle Ukrayna’da kıtamızın barış düzeninden daha fazla risk altında olan başka bir şey yoktur.” 

Anahtar olarak Avrupa’da işbirliği 

Merz, Avrupa’daki işbirliğini anahtar olarak gördüğünü sadece Paris ve Varşova’daki konuşmalarında değil aynı zamanda 9 Mayıs’ta Avrupa Günü’nde Brüksel’e yaptığı açılış ziyaretinde açıkça ortaya koydu. Merz ile görüşmenin ardından AB Komisyonu Başkanı António Costa “Avrupa Birliği’ni inşa etmeye devam edecek yeni enerjiye ve yeni isteklere” inandığını söyledi. 

Birleşmiş Milletler için güvenilir ortak 

Friedrich Merz Birleşmiş Milletler çerçevesinde küresel işbirliğine de büyük önem veriyor. BM Genel Sekreteri António Guterres ile bir araya geldiğinde Şansölye Almanya’nın sorumluluk almaya hazır olduğunu açıkça belirtti. “Sayısız krizin devam ettiği bu dönemlerde Almanya çok taraflı sistem ve dolayısıyla Birleşmiş Milletler için güvenilir bir ortak ve dayanak olmaya devam ediyor.”