Ekonominin özüne yoğunlaşan bir uzman
Ödülü hak eden bir uzman: İktisadi bilimler uzmanı Nicola Fuchs Schündeln 2018 Leibniz Ödülü’ne layık görüldü.
Almanya. Almanya’nın bilimsel araştırma alanında verilen en önemli teşvik ödülü Gottfried Wilhelm Leibniz Ödülü 9 Martta on bir bilim insanına teslim edilecek. Ödülü almaya hak kazanan isimlerden biri de makroekonomi ve kalkınma alanında Frankfurt Goethe Üniversitesi profesörlerinden Nicola Fuchs Schündeln. Araştırmacı, iktisadi bilimler alanını yenilikçi araştırma yöntemleriyle zenginleştiriyor ve araştırmalarında ekonominin insanların gündelik yaşamını nasıl etkilediği konusuna özel bir önem atfediyor.
Sayın Profesör Fuchs Schündeln, bir iktisat uzmanı olarak son derece köklü bir geleneğe sahip bu alandaki sıra dışı analizleriniz dolayısıyla 2018 Gottfried Wilhelm Leibniz Ödülü’ne layık görüldünüz. Çalışmalarınızın itici gücü nereden geliyor?
1990’ların ortalarında öğrenimimin bir kısmını Arjantin’de ekonomik krizin ortasında sürdürürken ekonomik gelişmelerin insanların refah ve mutluluğu açısından ne kadar önemli olduğunu gördüm. Benim açımdan iktisadın ele aldığı sorular esasında sosyal bilimlerin bağlamı içinde yer alıyor. Her ne kadar iktisadi bilimler alanında genellikle niceliksel ve soyut modellerle çalışsak da bu bilim dalı, özünde insanların refahını konu ediniyor. Beni motive eden de bu. Çalışmalarımda insanların tüketim, tasarruf ve iş yaşamına ilişkin koşullarının ve tercihlerinin analizine yoğunlaşıyorum.
Kariyerinizde ABD’nin elit üniversiteleri olan Yale, Stanford ve Harvard gibi duraklar var. Buna rağmen Almanya’ya dönme kararı almanıza sebep olan nedir?
Almanya ve Avrupa’da araştırma dünyasında ve akademik alanda çok şey yapılıyor. Bu gelişmenin bir parçası olmaktan büyük bir mutluluk duyuyorum. Örneğin Goethe Üniversitesi’nde yapılandırılmış bir iktisat doktora programı geliştirdik ve bu programın mezunları uluslararası akademik pazarda kendilerine başarıyla yer bulabiliyorlar. Ayrıca araştırmalarımın belli bir bölümü Almanya’nın yeniden birleşmesine yoğunlaşıyor. Dolayısıyla Almanya’yla sıkı bağlarımın olması her zaman tercih ettiğim bir durum. Almanya’nın geçmişindeki bölünme ve yeniden birleşme adeta nefes kesici canlı bir laboratuvar ortamı sunuyor. Öyle ya, buradaki insanlar 45 yıl boyunca iki farklı ekonomik sistem içerisinde yaşadılar.
İktisadi bilimlerde kadınların payının giderek büyümeye devam edeceğini umuyorum.
Analizleriniz ekonomi politikası alanında büyük talep görüyor. Büyük ölçüde “erkek egemen” bir bilim dalı olan iktisatta yeni bakış açılarının önemi sizce nedir?
Özellikle siyasi danışmanlık alanında çeşitliliğin çok önemli olduğu inancındayım. Farklı düşünce ve yaklaşım biçimleriyle karşılaşıldığında yeni fikirlerin geliştirilmesi ve toplumsal gelişmelerin anlaşılması mümkün olabilir. Bu bağlamda iktisadi bilimlerde kadınların payının giderek büyümeye devam edeceğini umuyorum. Fakat özel sektör de kadınların yeteneklerini bugünkünden çok daha iyi değerlendirebilir.
Röportaj: Bettina Mittelstraß
