Ana içeriğe geç

Amrita Narlikar – Cambridge’den Hamburg’a

Hamburg’ta bulunan GIGA German Institute of Global and Area Studies’in yeni başkanı Dr. Amrita Narlikar ile bir DE-söyleşisi.

19.01.2015
© Charlie Gray - Amrita Narlikar

Hamburg’ta bulunan ve 2006 yılında Alman Deniz Aşırı İlişkiler Enstitüsü’nün devamı olarak kurulan GIGA German Institute of Global and Area Studies, sosyalbilimler kapsamındaki bölgesel araştırmalar alanında önde gelen kuruluşlardan biri sayılıyor. Burada 90 bilimci Afrika, Asya, Latin Amerika ve Orta Doğu bölgelerin yönelik araştırmalar yürütüyor ve araştırmalarında öncelikli olarak yeni güç odaklarının oluşumu, şiddet içerikli çatışmaların gelişimi, yaptırımların etkileri ve siyasi sistemlerin dönüşümü gibi konulara ağırlık veriyorlar. GIGA’nın yeni başkanı saygın bilimci Dr. Amrita Narlikar aynı zamanda Davos Dünya Ekonomik Forumu’nda da uzman olarak görev yapıyor.                          

Sayın profesör Narlikar, Ekim 2014’ten bu yana Hamburg’daki GIGA German Institute of Global and Area Studies’in başkanlığını yürütüyorsunuz. Enstitü’yle ilk temasınız nasıl oluşmuştu ve bugünkü düşünceleriniz neler?

GIGA bilim camiasında yaygın bir şekilde tanınıyor. Ben daha önce üyesi olduğum Oxford ve Cambridge üniversitlerindeki meslektaşlarım aracılığıyla Enstitü’den haberdar olmuş ve aynı zamanda geçtiğimiz yıllar içerisinde sıklıkla GIGA’lı bilimcilerin çalışmalarına denk gelmiştim.

2014 Ekim’inde GIGA’ya gelmemle birlikte kuruma içeriden bakma şansına kavuştum ve bu son derece ilgi çekici. Buradaki başlangıcım çok yoğun ama aynı zamanda çok da coşkulu oldu. GIGA’daki meslektaşlarım zaten halihazırda mükemmel çalışmalar yürütüyor. GIGA’nın en etkileyici yönü tek tek bölgelerden yola çıkarak ulaşılan ampirik ve disiplinler arası yetkinliğin büyüklüğü. Kanımca bu yetkinlik tam da teoriysenlerin teorilerini daha ikna edici kılmak ve uygulayıcıların önlemleri daha etkin lekilde uygulayabilmek için ihtiyacı olan şey. Enstitü araştırma gündemini belirleyen bu güçlü yönünün dolayısıyla daha da uluslararasılaşma ve daha büyük bir etki alanına sahip olmak konusunda çok büyük bir potansiyele sahip.

Özellikle de GIGA’nın Dışişleri Bakanlığı ve Özgür Liman Ticaret Kenti Hamburg Senatosu’yla olan bağlarından memnuniyet duyuyorum. GIGA çalışanlarının araştırmalarının büyük bölümü gerçek yaşama doğrudan uygulanabilir alanlarda yürütülüyor ve ben de kişisel olarak GIGA’nın bilimsel çalışmaları ve siyaset dünyası arasındaki verimli ve çok yönlü alışverişin sürdürülmesi geliştirilmesi için çalışacağım.

Hamburg’taki hangi araştırma konularına ağırlık veriliyor? Sizin GİGA için hedefleriniz neler?

İzin verirseniz önce ilk sorunuzun yanıtını tamamlayayım. Araştırmada öncelikli konularımızın gündemi bakımından ilk aşamada akla uygun gelen şey, GIGA’nın ulusal ve bölgesel düzeydeki ampirik ve karşılaştırmalı araştırmalarda sahip olduğu üstün konumdan yararlanarak bunu küresel düzeye doğru genişletmek. Anaakım araştırmaların büyük çoğunluğu fazlasıyla Batı odaklı ve küresel sistemin “geriye kalanı” olarak adlandırılan bölümünün toplumsal, ekonomik, kültürel ve politik gerçekliklerini çok az dikkate alıyor. GIGA karşılaştırmalı bölgesel araştırmalar alanındaki eşsiz ileri konumu sayesinde bugüne kadar dünyada belki de eşi olmayan çalışmalar yürüten ve ampirik alan bilgisi bakımından çok sağlam bir temele sahip olması dolayısıyla uluslararası ilişkilere yönelik araştırmaları gerçek anlamda küresel çapta ele almak konusunda öncü bir rol üstlenme potansiyeline sahip bir enstitü. GIGA’nın bir sonraki adımının bu ayrıntılı ampirik bilgilerin ağaçları değil ormanı görmek ve göstermek, şeylerin toplamının mahiyetimi ortaya koymak için kullanılması benim için çok büyük önem taşıyor. Bu bağlamda uluslararası ticari ilişkilerin tıkanması, iklim değişikliği ya da uluslararası kuruluşların dışında gelişen çok unsurlu kriz ve çatışmalar gibi küresel açıdan acil öneme sahip sorunların ele alınması gerekiyor. GIGA araştırmalarındaki “küresel” unsuru geliştirmeyi gerçekten başarırsa bu enstitü kanımca bu alanda tamamen yeni bir bilimsel yaklaşım geliştirmeyi başaracaktır. Ayrıca böylesi “küresel” bir yaklaşımın siyasi etkileri de aynı anda hem problem çözen, hem yapılandıran hem de norm geliştiren bir yapıyla çığır açma potansiyeline sahip.

İkinci sorunuza gelirsek: Benim GIGA için belirlediğim hedefler GIGA’nın geleceği başarıyla öngören ve pratikle doğrudan bağlantılı teorik araştırmalar yayınlayan çalışanlara sahip dünya çapında öncü kurumlardan biri haline gelmesi. Bu hedefe nasıl mı ulaşacağız: Bu konuda üç kaplamlı strateji öneriyorum:

İlk olarak ilk sorunuza verdiğim yanıtta da dile getirdiğim üzere GIGA’nın zengin ampirik bilgi birikiminin küresel düzlemde kullanılması gerek. Bugüne dek görülmüş örneklerden çok daha kapsamlı yeni bir teorik yaklaşımın geliştirilebilmesi için önemli bir nokta bu. Aynı şekide pratikte mevcut olarak varlığın sürdüren acil sorunlara uygulanabilir ve yaratıcı çözümler üretilmesi de gerek.

İkinci olarak bu “küreselleşme” stratejisine bir “uluslararasılaşma” stratejisinin eşlik etmesi. Bu kısmen GIGA çalışanlarının zaten halihazırda gerçekleştirdikleri üzere konferans ve atölye çalışmalarına katılarak uluslararası bilim camiasıyla ilişkiler kurma anlamına geliyor. Fakat uluslararasılaşma yalnızca GIGA’nın dış dünyaya açılması değil, aynı zamana dünyanın da GIGA’ya uzanması anlamına geliyor. Biz bu doğrultuda konferanslar ve tanınmış konuşmacıların yer alacağı bir dizi “Big Bang” etkinlikleri planlıyoruz. Amacımız birlikte geleceğe yönelik yeni entelektüel ve pratik gündemler oluşturmak üzere çeşitli formatlarda dünyanın en iyi ve parlak zihinlerinden bazılarını GIGA’ya getirmek.

Üçüncü olarak da siyasi angajman geliyor. Ben elbette araştırmaların düşünsel saygınlığının ve ciddiyetinin kesinlikle korunmasından yanayım, fakat aynı zamanda siyaset dünyasıyla iletişimin bunları genel itibariyle daha da ilerletebileceğine inanıyorum. Bu karşılıklı alışveriş, bir yandan kendi fikirlerimizin gerçek dünyada yararlı birer katkıya dönüşmesi, bir yandan da siyasi sorunlar ve siyaset dünyasından insanlarla yapılan istişareler kendi bilimsel araştırma sorularımıza ve ilgi alanlarımıza yönelik uyarıcı etkileri bakımından anlamlı. Eğer bilim ve uygulama arasındaki diyaloga fırsat tanınırsa her iki taraf da bundan ciddi şekilde fayda sağlayabilir. Dolayısıyla benim eğilimim, kişisel olarak siyasi karar alıcılarla birlikte çalışmaya devam etmek ve GIGA çalışanlarını teorik araştırmalardan elde ettikleri sonuçları siyaset dünyası için ulaşılabilir kılmak konusunda cesaretlendirmek ve destek olmak. Ayrıca GIGA’nın, düsturu “Theoria cum Praxi” olan Leibniz Enstitüleri ailesine dahil olduğunun da altını çizmek isterim. GIGA’nın bilime yaklaşımı bu düsturu mükemmel şekilde yansıtıyor.

Bu stratejiler aracılığıyla GIGA ekibimiz umuyoruz ki GIGA’yı daha da giga yapacak!

Sizin bundan önceki duraklarınız Oxford ve Cambridge’di. Hamburg bu diziye nasıl oturuyor? Sizce Hamburg’u özel kılan nedir?

Benim açımdan asli entelektüel cazibeyi GIGA’nın araştırma gündemi ve sahip olduğu potansiyel oluşturuyordu. Fakat kısa sürede Hamburg’un kendisi de iki nedenle benim için ilginç hale geldi: İlki “serbest liman ve ticaret kenti” sıfatını taşına Hamburg’un benim asli araştırma alanlarımdan biri olan uluslararası ticaret konusunda ideal bir araştırma ortamı sunması. İkincisi ise Hamburg’un pek çok araştırma ensitüsü ve üniversiteye ev sahipliği yapması. Buraya geldiğimde Hamburg’un GIGA, DESY ve pek çok üniversitenin yanısıra aralarında iki Leibniz Enstitüsü ve üç Max Planck Enstitüsü’nün de bulunduğu pek çok kuruluşa ev sahipliği yaptığını öğrennince bundan çok etkiledindim. Ben burada hem üniversitelerdeki çeşitli fakülteler hem de bağımsız araştırma enstitüleri bünyesinde GIGA için düşünsel alışverişe yönelik bir dizi potansiyel partner görüyorum (özellikle de bizim önem verdiğimiz disiplinler arası araştırmalar bakımından). Ben yetişkin yaşamımın büyük bölümünü entelektüel açıdan son derece canlı olan Oxbridge’de geçirdim. Umuyorum ki Hamburg’un entelektüel açıdan güçlü yanlarını iyi değerlendirerek bu kentin disiplinler arası araştırmalar konusunda dünyanın önde gelen merkezlerinden biri olmasının önünü açabiliriz.

Dünya Ekonomik Forumu 21-24 Ocak 2015 tarihleri arasında Davos’ta

www.giga-hamburg.de

© www.deutschland.de