Ana içeriğe geç

Luther'in Mirası Evrensel

Reformasyon hızla rağbet gören bir ihracat ürünü haline geldi. Günümüzde Protestanların sadece azınlık denebilecek küçük bir kesimi Avrupa'da yaşıyor. Berlin'deki bir sergi dikkatleri İsveç, Güney Kore, Tanzanya ve ABD'ye çeliyor.

10.04.2017
© Deutsches Historisches Museum - Martin Luther

Almanya. Dünya çapındaki yaklaşık 800 milyon Protestanın sadece azınlık sayılabilecek küçük bir kesimi Avrupa'da yaşıyor. Reformasyonun bıraktığı mirasların çoğunluğu Kuzey ve Güney Amerika'yı, Afrika'yı ve Asya'yı yurt edindi. Berlin Martin-Gropius-Bau'daki „Der Luthereffekt (Luther Etkisi)“ sergisi, bunun nasıl gerçekleştiğini ve içinde ne tür bir çatışma potansiyeli barındırdığını gösteriyor. Sergi, Alman Tarih Müzesi tarafından hazırlandı ve Federal Hükümetin Reformasyonun 500'üncü yıldönümü etkinliklerini desteklemek amacıyla gösterime sunduğu üç ulusal özel sergiden ilki.

Tek Asi Luther Değildi

Sergi hemen başında, 16. yüzyılda reformasyonun Wittenberg, Zürih ve  Cenevre'de kendi vurgularıyla nasıl bir etki yaptığını gösteriyor.  Özellikle Cenevreli reformcu Johannes Calvin'in varyasyonu büyük itibar gören bir „ihracat ürünü“ haline geldi. Yeni bir dini kültüre sahip ilk Protestan devlet kilisesi İsveç'te oluştu. 17'inci yüzyılda yeni dünyadaki Avrupalı inanç mültecileri ise değişik bir yol izlediler: Onlar çok sayıda bağımsız kilise kurdular; bu sergi birçok mecazi obje, ilahi kitapları, kült eşyaları ve misyonerlere ait çok sayıda mektupla bunu anlaşılır biçimde belgeselleştiriyor.

Fırsatlar ve Uçurumlar

Sergi, Tanzanya ve Güney Kore örneğinde Protestanlığın şu anda büyük rağbet gördüğü iki ülkeyi de tanıtıyor; hem de fırsatları olduğu kadar uçurumları da göz ününe seriyor: Misyonerler, birçok ülkede yolsuzluk yapan muktedirlere karşı insanların haklarını savunuyorlardı. Buna karşın başka bazı ülkelerde de zulme iştirak ettiler. Protestan dünyasının başından itibaren ne derece çelişkili olduğunu, kölelik karşısındaki tavrı da gösteriyordu: Kuakar mezhebindekiler köleliğin kaldırılması için çaba gösterirlerken, Babtistler ABD'nin güney devletlerinde ilahiyatçı argümanlarla zalim uygulamanın muhafaza edilmesi için mücadele verdiler.

Protestanlık; kendi karanlık yanlarıyla yüzleştiği, kendini geliştirdiği ve yöresel gelenekleri kabul ettiği yerlerde canlıydı. Bunu anlamak, sergiyi sadece dini ilgiyle ziyaret edenler için değil , tüm ziyaretçiler için bir kazanç.

© www.deutschland.de