Tarihi Avrupa Seçimleri
Avrupa seçimlerinin çok sayıda kazananı var. Geleceğin Avrupa Parlamentosu’nun politik ağırlığı –uç oylardaki artışa rağmen- yine Avrupa yanlısı ortacı güçlerde.

Avrupa Halk Patisi EVP, bu Avrupa seçimlerinden kesinlikle en güçlü politik grup olarak çıktı: Geleceğin Avrupa Parlamentosu’nda hristiyan demokratlar 213 milletvekili ile sosyal demokratların ve sosyalistlerin (191 sandalye) önünde bulunuyorlar. Üçüncü güçlü grup, 70 sandalyeye sahip liberaller, onların ardından 55 sandalye ile yeşil partiler geliyor. Ancak 2014 Avrupa seçimlerine „tarihi“ damgasını vuran sayılar, bu sayılar değil. AB’nin kuruluşundan bu yana ilk kez seçmenler, AB Komisyonu Başkanı’nın kim olacağını etkiliyorlar. Seçimlerden kısa bir süre sonra EVP’nin listebaşı adayı, uzun yıllardan beri Lüksemburg’un Başbakanı Jean-Claude Juncker, bu makamın kendisine ait olması gerektiğini belirtti. Almanya’da, sosyal demokratlar % 6,5 oranındaki bir artışla toplam oyların % 27,3’ünü elde ederek önemli oranda bir oy artışı elde ettiler. Yine de birlik partileri, uğradıkları kayıplara rağmen oyların % 35’i ile hala birinciliği ellerinde tutuyorlar.
Almanlar Avrupa Bıkkını Değil.
Almanya’daki Avrupa seçimlerinin, partilerin elde ettiği sonuçların yanı sıra sevindirici bir başka sonucu var: Seçimlere katılım oranı, 2009’a kıyasla neredeyse % 5 arttı ve şu anda yaklaşık % 48 oranında. Sandığa gösterilen ilgi, Avrupa çapında çok farklılıklar gösteriyordu. Ortalama katılım oranı % 43 civarındaydı. Üye 28 ülkede yaşayan toplam 375 milyon insan, AB milletvekillerini seçmek üzere oy kullanmaya çağırılmıştı.
Avrupa seçimlerinin böylesine ilgi ile izlenmesinin nedenlerinden birisi de, birçok ülkede AB’ye şüpheci ya da karşıt tavır içinde bulunan partilerin de seçime katılıyor olmasıydı. Almanya’da Avrupa’ya eleştirel yaklaşan AfD (Almanya İçin Alternatif) partisi, katıldığı ilk Avrupa seçimlerinde % 7 oranında oy almayı başardı. Büyük Britanya’da sağcı popülist siyasetçi Nigel Farage, Avrupa düşmanı partisi Ukip’in deprem niteliğindeki zaferiyle manşetlere çıktı. Oyların yaklaşık % 28’ini alarak hükümetteki muhafazakarları ve muhalefetteki Labour Partisini geride bıraktı. Fransa’da Marine Le Pen etrafındaki aşırı sağcı Ulusal Cephe (FN) açık bir zafer kazandı. Ve Danimarka’da da sağcı popülist Danimarka Halk Partisi öndeydi. Toplamda aşırı uç partileri ağırlıklarını artırdılarsa da, AB düzeyinde parlamento çoğunluğunun çok uzağındalar.
www.bundeswahlleiter.de/de/europawahlen