Ana içeriğe geç

Meşhur Kadınların İzinde

Bu Almanya seyahatinizde, yetenekleri ve etkinlikleri sayesinde dünya çapında meşhur olan dört Alman kadınını tanıyacaksınız.

Sabine Buchwald, 31.07.2019
Berlin’de bir duvardan selam gönderen Marlene Dietrich.
Berlin’de bir duvardan selam gönderen Marlene Dietrich. © iStock/Radiokukka

Marlene Dietrich’in Berlin’ini Keşfetmek

Marlene Dietrich (1901–1992), Hollywood’a açılmayı başaran az sayıdaki Almanlar arasında yer alıyor.  „Der Blaue Engel (Mavi Melek)“ veya „Der grosse Bluff (Büyük Blöf)“ gibi filmleri onu star yaptı. Doğduğu kent olan Berlin’de bugün hâlâ bu ikonanın izlerini bulursunuz; örneğin Potsdamer Strasse 2 adresindeki Kinemathek’te. Burada Dietrich’ten kalan eşyaları bulmak mümkün: Kostümler, takılar, fotoğraflar ve film fragmanları. Berlin-Tiergarten semtinde bir meydana onun ismi verilmiştir,    Berlin-Schöneberg III semtindeki mezarlıkta onun onursal mezarı vardır. Ve, Interconti Hotel’deki  Marlene Bar’da zaman zaman „Ich bin von Kopf bis Fuß auf Liebe eingestellt (Baştan ayağa aşka ayarlıyım)“ ve „Lilli Marleen“ şarkılarında onun müstehcen sesini duyarsınız.

Dieses YouTube-Video kann in einem neuen Tab abgespielt werden

YouTube öffnen

Üçüncü taraf içeriği

İçeriği gömmek için etkinliğiniz hakkında veri toplayabilen YouTube kullanıyoruz. Lütfen ayrıntıları kontrol et ve bu içeriği görmek için hizmeti kabul et.

Rıza formunu aç

Piwik is not available or is blocked. Please check your adblocker settings.

Sanatın ve Doğanın Büyüsüne Kapılmak

Ne kadar arzulardı Gabriele Münter (1877–1962), bir sanat akademisinde okumayı... Ne var ki, onun zamanında kadınların bu öğrenimi yapmalarına izin yoktu. Münter’in en muhteşem Alman ekspresyonistleri arasında sayılması, onun yeteneği ve inatçılığı sayseinde mümkün oldu. Hayatı boyunca sanatçılar aleminde dolaştı, Birinci Dünya Savaşı’na kadar ressam Wassily Kandinsky ile birlikte yaşadı. Kandinsky ile birlikte yaşadığı Murnau’daki ev, onların çizdikleri tablolar ve boyadıkları mobilyalarla donatılmış, doğanın kucağında harika bir anma mekânı. Münter’in hayranlık uyandıran eserlerini, Münih’teki Lenbach Haus‘da da görebilirsiniz.

Murnau am Staffelsee beldesindeki Muenter Haus Müzesi.
Murnau am Staffelsee beldesindeki Muenter Haus Müzesi. © dpa

Anne Frank’ın Yazgısından Öğrenmek

1 Ağustos 1944’te hatıra defterine son kez yazdı Anne Frank (1929–1945). Ondan birkaç gün sonra Amsterdam’da bir binanın arkasında bulunan gizli yaşadıkları evden, polis onları alıp götürdü. Temmuz 1942’de nasyonal sosyalistler yüzünden Frankfurt am Main kentinden kaçtıklarından beri o evde korunmaya çalışmışlardı. Frankfurt’un Dornbusch semtinde, Anne Frank’ın doğduğu ve çocukluk yıllarını geçirdiği ev, anma levhalarıyla işaretlenmiş. Frankfurt Anne Frank Eğitim Merkezi’nde bulunan interaktif, modern bir „Öğrenme Laoratuvarı“ bu genç kızın hikayesini anlatıyor. Burada ziyaretçiler, nazilerin işlediğiği Yahudi soykırımına karşı duyarlı kılınıyor.

Dunkle Geschichte im Lichthof erfahren

Sophie Scholl (1921–1943), Münih Ludwig-Maximilians-Universitesi’nde, nazi rejiminin yıkılması çağrısı içeren bildiri dağıttığı için idam edildi. Üniversitenin önünde bulunan meydanın tabanına yerleştirilmiş, o bildirilerin aslına uygun kopyasını göreceksiniz. Birkaç adımda, üniversite binasının her ölüm yıl dönümde çelenk bırakılan aydınlığına ulaşacaksınız. Aydınlığın hemen arkasında, „Beyaz Gül“  grubunun üyeleri hakkında bilgiler içeren bir anma yeri bulunuyor. Onlar, bugün de barışçıl direniş için örnek alınan idoller. Yine etkileyici bir anma yeri de, Sophie Scholl’ün Münih. yakınlarında bulunan, Perlach Korusu’ndaki mezarı.

Scholl Kardeşler Meydanı’nda (Geschwister-Scholl-Platz) bildiriler, anıt şeklinde tabana yerleştirilmiş.
Scholl Kardeşler Meydanı’nda (Geschwister-Scholl-Platz) bildiriler, anıt şeklinde tabana yerleştirilmiş. © dpa

© www.deutschland.de

You would like to receive regular information about Germany?
Subscribe here: