Nobel‘den Leibniz’e Kadar
Almanya’nın araştırmacıları… Kendimiz ve dünya hakkında bildiklerimizi değiştiren üç kişiyi burada tanıyacakasınız.
Bir bilimsel araştırmanın olağanüstülüğü aldığı ödülden belli olur. En önemli bilim ödülü şüphesiz Nobel Ödülü’dür, 2021 yılında Alman bilim insanları Klaus Hasselmann Nobel Fizik, Benjamin List Kimya Ödülü’nü aldılar. Almanya‘da ise Gottfried Wilhelm Leibniz‘in adı verilen Leibniz Ödülü, en saygın ödül. Ödüle layık görülen on kişinin her birine, araştırmada kullanmak koşuluyla 2,5 milyon euro para veriliyor. 2021’de bu ödülü alanlardan üç bilim insanını size tanıtıyoruz:
Daha Tam Hava Tahminleri
Profesör Veronika Eyring, iklim modelleri üzerinde yaptığı araştırmalarla, iklimin küresel ölçekteki gelişmesinin önemli ölçüde daha eksiksiz tahmin edilmesine katkıda bulunduğu için Leibniz Ödülü’ne layık görüldü. Bremenli bilim kadını, uluslararası bir araştırma birliğinde ileri derecede karmaşık iklim modellerini kıyaslayabilen ve böylelikle daha tam hava tahminleri yapılabilmesini sağlayan bir aracın geliştirilmesi çalışmalarını yönetiyor. Eyring, Dünya İklim Konseyi’nin “İklim Sistemi Üzerindeki İnsani Etki” konusundaki başyazarı.
Gelişkin Neandertaller
Tübingenli profesör Katerina Harvati-Papatheodorou, insani evolüsyon konusundaki araştırmalarıyla ve kendisi tarafından geliştirilmiş bilgisayar destekli 3d morfometri teknolojisinin görüntü sağlayıcı teknolojilerle bağlantılı olarak kazılardaki bulgularla, Neandertallerin becerileri ve davranış repertuvarları hakkındaki mevcut bilgileri temelinden değiştirdi. Bu bilim insanı, Avrupa’nın yerleşim tarihinin, bilimin onun elde ettiği bilgilerden önce tahmin edebildiğinden çok daha dinamik olduğunu da kanıtladı. Leibniz Ödülü, dalının öncüsü kabul edilen bu bilim insanının takdiri anlamına geliyor.
Kanser Hücrelerine Yeni Bakış
Münih Teknik Üniversitesi Profesörü Jürgen Ruland, bağışıklık sistemindeki sinyal süreçlerini araştırıyor. Bu araştırma kapsamında; öncelikle bağışıklık hücrelerinin hastalık oluşturan virüsleri nasıl tanıdıkları, bağışıklık savunmasını nasıl başlattıkları ve kan hücrelerindeki hastalık nedeniyle değişen sinyallerin kansere nasıl yol açtıkları inceleniyor. Profesör Ruland’ın araştırmasının hedefi, bağışıklık sistemine hastalıklarla daha iyi mücadele edebilmelerini sağlamaya yönelik etkide bulunmanın yollarını aramak.
You would like to receive regular information about Germany? Subscribe here:
