Ana içeriğe geç

Kültürel karşılaşma yeri

Alman-Türk değişimi: İstanbul’daki Tarabya Kültür Akademisi’ne güncel bir bakış

Canan TopçuCanan Topçu, 19.04.2023
Tarabya Kültür Akademisi: Boğaziçi’nde karşılaşmalar
Tarabya Kültür Akademisi: Boğaziçi’nde karşılaşmalar © Deutsches Generalkonsulat Istanbul, Mehmet Erken

Tarabya – İstanbul’un Avrupa yakasında şehir merkezine yaklaşık 15 kilometre uzaklıktaki, bir zamanlar kaplıcalarıyla ünlü ve adı Therapia olan semtin adı. Burası artık on iki yıldan bu yana Almanya Federal Hükûmeti’nin kültür akademisiyle de anılıyor. Almanya Büyükelçiliği’nin tarihi yazlık rezidansı arazisi üzerinde tüm sanat ve kültür dallarından bursiyerler için atölyeler, ortak kullanım alanları ve konutlar inşa edilmiş. Sanatçılar çalışma ve yaşam merkezlerini dört ilâ sekiz ay boyunca buraya taşıyabiliyor.

Dieses YouTube-Video kann in einem neuen Tab abgespielt werden

YouTube öffnen

Üçüncü taraf içeriği

İçeriği gömmek için etkinliğiniz hakkında veri toplayabilen YouTube kullanıyoruz. Lütfen ayrıntıları kontrol et ve bu içeriği görmek için hizmeti kabul et.

Rıza formunu aç

Piwik is not available or is blocked. Please check your adblocker settings.

Berlin’den Ute Freund kültür akademisini “Harika bir park ve evin arkasında bulunan orman konsantrasyon sağlıyor ve yaratıcılığı besliyor” diye tanımlıyor. Bir burs için başvurmadan önce buranın varlığı konusunda hiçbir bilgisi olmadığını söylüyor kadın kameraman. Burada yaşama ve çalışabilme olanağı bulunduğunu ancak Türk yönetmen Rûken Tekeş’ten öğrenmiş. Her iki kadın Allianz Foundation tarafından desteklenen bir Alman-Türk ortak yapım bursu için birlikte başvuruda bulunmuş. Freund ve Tekeş 2022 yılının ekim ayında İstanbul’da ortak bir film projesinde çalışmaya başlamış.

Türk sanat ve kültür sahnesiyle değişim

Tarabya Kültür Akademisi Alman Federal Meclisi inisiyatifiyle, Türkiye ile Almanya arasında sanatsal değişimi desteklemek amacıyla kuruldu. Bursun temel bileşeni, Türk sanat ve kültür sahnesinin aktörleri ile düzenli buluşmaların gerçekleştirilmesi. Desteklenenler ve konuklar rahat bir atmosferde bir araya gelerek kendi projelerini tanıtıyor ve birbirinden karşılıklı ilham alıyor.

En son değişim 2023 yılının mart ayında gerçekleşti ve bu kez buluşma şubat ayı başından beri Türkiye’de politikanın ve toplumun gündemini belirleyen bir konuya adandı: Ülkenin güneydoğusundaki 6. Şubat tarihli deprem. Sivil toplum kuruluşu TEGV’den Itir Erhardt ve İpek Uralcan’ın yanı sıra İhtiyaç Haritası yardım örgütünden Mert Firat deprem bölgesindeki izlenimlerini anlattı. İstanbul’daki Goethe Enstitüsü’nün başındaki Mani Pournaghi ile görüşmede, etkilenen bölgeyi kültürel alanda sürdürülebilir bir şekilde destekleyebilmek adına deprem yardımı için sinerjilerin nasıl yaratılabileceği sorusuna odaklanıldı.

Herkese açık organizasyonlar – Tarabya’daki arazide ve İstanbul’daki kültür kuruluşlarında – kültür akademisi konseptinin sabit bir bileşeni. Buna göre örneğin 2023 ocak ayı sonuna kadar dört ay boyunca bursiyer olan gazeteci ve yazar Rebekka Endler, İstanbul’daki “Robinson Crusoe” kitabevinde “Das Patriarchat der Dinge“ kitabının Türkçe edisyonunu tanıtmış. Türkçe dilinde “Eşyaların Patriyarkası“ adı altında yayınlanan kitabında Endler kamusal alanın tasarımında ve yapımında cinsiyetin önemini analiz ediyor.

İstanbul’dan “sürdürülebilir şekilde etkilendim”

Kölnlü yazar 2021 yılının ekim ayında femicide (kadın kırımı) hakkında bir panele katılmak üzere İstanbul’a gelmişti. Burada sadece birkaç gün kalmış olmasına rağmen şehir ve insanlar kendisinde öylesine “sürdürülebilir etkiler ve izler bırakmış” ki, 39 yaşındaki yazar hemen bir kültür akademisi bursuna başvurmuş. Sonra somut beklentiler olmadan şehre gelmiş ve patriyarkal mekanizmalar hakkındaki ikinci kitabı üzerinde çalışmalara başlamış. “Tarabya’ya vardıktan sonra her gün taslak üzerinde çalışmanın buranın israf edilmesi anlamına geleceğini ve taslağın gayet tabii evde de oluşturulabileceğini anladım” diyor Endler. Neyse ki taslağın teslim tarihini kaydırabilmiş ve “Tamamen bu yere odaklanabilmiş”. Burada geçirdiği zamanı Tarabya’nın halen “kesinlikle bir zamanlardaki kaplıca havasını koruduğu, fakat birlikte olduğu insanların yanı sıra buranın tarihi sayesinde de olağanüstü bulaşıcı olan bir yaratıcı potansiyel hissettiği” şeklinde özetliyor.

Dieses YouTube-Video kann in einem neuen Tab abgespielt werden

YouTube öffnen

Üçüncü taraf içeriği

İçeriği gömmek için etkinliğiniz hakkında veri toplayabilen YouTube kullanıyoruz. Lütfen ayrıntıları kontrol et ve bu içeriği görmek için hizmeti kabul et.

Rıza formunu aç

Piwik is not available or is blocked. Please check your adblocker settings.

Tarabya’da her yıl düzenlenen yaz festivali doruk noktası 2023 yılının haziran ayında güncel olarak desteklenen, eski ve yerel sanatçılar katkı sağlayacak ve Almanya Büyükelçiliği’nin yazlık rezidansının bahçesi onların performans, müzik, edebiyat ve görsel alanlarında yaratıcı çalışmalarının bir gösteri sahnesine dönüşecek. 2022 yılında yaklaşık 1.000 konuğun ziyaret ettiği festival, 2023 yılında da heyecan verecek.