Seçimlerin selameti
Almanya’da seçimler: 2009’dan beri Federal Meclis seçimlerini bir AGİT gözlemci ekibi de izliyor.
2-5 Haziran 2021 tarihleri arasında sıkı bir çalışma programı yürütüldü: Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı’nın (AGİT) Demokratik Kurumlar ve İnsan Hakları Ofisi’nin (ODIHR) seçim uzmanları, Alman Dışişleri ve İçişleri Bakanlıklarıyla, Federal Anayasa Mahkemesi’yle, Federal Seçim Kurulu’yla ve Federal Meclis’te temsil edilen partilerle 13 görüntülü toplantı yaptı. Uzmanlar, seçim öncesi dönemi ve seçim hazırlıklarını inceleyip yaptıkları görüşmelere dayanarak seçimlerde gözlem yapılıp yapılmaması konusunda tavsiyede bulunuyorlar.
2009, 2013 ve 2017’deki Federal Meclis seçimlerinde olduğu gibi bu seçimde de gözlem için Almanya’ya bir ekip gönderilmesine karar verildi. ODIHR’nin raporuna göre, Almanya’da seçim sürecinin düzenliliği, yüksek düzeyde güven uyandırıcı. Bununla birlikte, görüşülen bazı kişiler, örneğin seçim kampanyalarının finansmanı konusunda endişelerini dile getirdiler, bu da ODIHR’nin 2017 seçimlerinde daha fazla şeffaflık önerdiği bir konuydu. Daha önce olduğu gibi, Almanya’da partiler 10.000 avronun altındaki bağışlarda bağışı yapanı ismen belirtmek zorunda değil, 50.000 avronun altındaki bağışlarda ise alındıktan ancak bir buçuk yıl sonra açıklama öngörülüyor.
Biz destek vermek için geliyoruz.
Seçimlere yönelik gözlem çalışması, seçimden yaklaşık 14 gün önce ülkeye gelen beş kişilik bir ekip tarafından yürütülüyor. Mektupla oy işlemleri de mercek altına alınıyor. ODIHR sözcüsü Katya Andrusz, “Mektupla oy kullanma uygulamaları AGİT içinde büyük farklılıklar gösteriyor ve bazı ülkeler – örneğin Almanya – mektupla oy konusunda uzun bir deneyimine sahip” dedi. Ekip ayrıca bazı sandık merkezlerini sondaj yöntemiyle seçerek ziyaret edecek. “Seçim gözlemimiz siyasi olarak tarafsız” diyor Andrusz. “Gelecekte tüm seçmenlere yarar sağlayacak iyileştirmeler için destek sağlamaya ve önerilerde bulunmaya geldik.”
ODIHR, seçimlerden yaklaşık iki ay sonra hazırladığı sonuç raporunda, nelerin dikkat çektiği ve nerelerde iyileştirme potansiyeli gördüğü gibi hususlara yer veriyor. Katya Andrusz, her zaman aktif olarak sürece dahil olmak istediklerini vurguluyor. “Sonuçta müfettiş havasıyla davranıp ardından ortadan kaybolarak aktörleri kendi haline bırakmak gibi bir tutumumuz yok.” BDIMR, seçimleri tüm yönleriyle bütün bir süreç olarak gözlemliyor ve seçim kampanyası bittikten sonra da seçim günü yaşananları ve sonraki şikayet prosedürlerini de inceliyor.
Seçimlere gözlemci gönderilmesinin başlangıcı 1990 tarihli Kopenhag Belgesi’ne kadar uzanıyor. Bu belgede AGİT katılımcısı devletler, Özgür Seçimler Bürosu’nu (bu büro içinden daha sonra DKİHB’yi çıkardı) seçimleri izlemeye davet etmeyi taahhüt ettiler. Bu adım, egemen devletlerin seçim gözlemi mekanizmasına kurumsal bir temel kazandırdığı ilk aşama oldu.
Almanya’daki siyasi partilerle ilgili daha ayrıntılı bilgiye seçim özel dosyamızdan ulaşabilirsiniz.
You would like to receive regular information about Germany? Subscribe here:
