Çatışma bölgelerindeki kadınlara yardım
30 yıldan uzun bir süredir savaş bölgelerinde cinselleştirilmiş şiddete maruz kalan kadınlara yardıma adanmış bir hayat: Monika Hauser ile röportaj.
1993 yılında jinekolog Monika Hauser savaş ve kriz bölgelerinde cinselleştirilmiş şiddete maruz kalan kadınları desteklemek için medica mondiale’yi kurdu. Çıkış noktası Balkan Savaşlarında kadınlara yönelik şiddetti.
Bayan Hauser, çatışmalarda cinselleştirilmiş şiddetin rolü nedir?
Neredeyse tüm silahlı çatışmalarda cinselleştirilmiş savaş şiddeti çok sık rastlanan bir durum. Bu, savaş stratejisinin bir parçası. Mağdurlar kadın bireyler olmasına rağmen cinselleştirilmiş şiddet aynı zamanda aile çevresine ve tüm topluma da yöneliktir. Toplumu tümden zayıflatmak, aşağılamak ve parçalamak amaçlanır. Bu nedenle bu kadar korkunç biçimde etkili.
Peki kadınlar ve toplumlar üzerindeki sonuçları nelerdir?
Çalışmalarımızdan genel anlamda şunları biliyoruz: Cinselleştirilmiş şiddetin sağlık ve sosyal konularda büyük çaplı sonuçları olabilir. Bunların arasında özellikle travma sonrası stres bozuklukları, kaygı ve depresyonlar, fiziksel ağrılar ve kronik hastalıklar sayılabilir. Hayatta kalanların kendilerine ve diğer insanlara karşı güveni sıklıkla sarsılmıştır. Kadınlar sosyal hayattan çekilir veya kendi toplumlarında damgalanır ve dışlanırlar.
Feminist dış politika yaklaşımı ayrımcı güç ilişkilerini sorgular ve tüm toplumsal grupların menfaatlerini dikkate almaya çalışır. Bu, cinselleştirilmiş savaş suçunu önlemeye yardımcı olur mu?
Bir feminist dış politika cinselleştirilmiş şiddetten sağ kurtulmuş insanların ihtiyaçlarını ön planda tutmalı ve hedefli bir şekilde kadın hakları aktivistlerini yerinde güçlendirmelidir. Ayrıca amacın şiddeti önlemek ve ataerkil toplumlarda cinselleştirilmiş ve cinsiyete özel şiddetin sebeplerini ortadan kaldırmak olması gerekir. Feminist dış politikanın tutarlı bir politik eyleme dönüştürüldüğü yerde tüm insanların onur ve adalet içinde yaşadığı bir dünyaya doğru dönüşüm başlar.
Almanya, çatışmalarda kadınlara yönelik cinselleştirilmiş şiddete karşı etkide bulunmak için ne yapıyor?
Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock 2023 yılında feminist bir dış politika için talimatnameyi sundu. Cinselleştirilmiş savaş şiddetiyle mücadele de bunun içinde önemli bir rol oynuyor. Bunu memnuniyetle karşılıyoruz. Fakat aynı zamanda ataerkil toplumlarda cinselleştirilmiş şiddetin yapısal sebepleriyle de ilgilenmemiz gerekiyor. Şimdiye kadar bu neredeyse hiç yapılmadı. Ayrıca etkilenen toplumların hatırlama kültürünün bir parçası haline gelmesi için cinselleştirilmiş savaş şiddetini belgelemek ve işlemek de önem taşıyor. Kurbanlar tanınmalı ve tazminat almalı.