Münih'de Cinnet

Münih (dpa) – Yaz havasının hakim olduğu bir cuma akşamında, normalde Münih şehir merkezindeki bütün lokantalar dolu olur - dışarıda karakteristik birahanelerin önünde sohbet eden, sigarasını tüttüren ve bir şeyler içen insan kümeleri vardır.  Ne var ki, geçen cuma akşamı hiç bir şey normal değildi. Münih Olimpiyat Alışveriş Merkezi'ndeki ölüm saçan kurşunların ardından önce panik çıktı sonra kentin üzerine şokun yarattığı bir donup kalma hali kapaklandı.  

Fail, 18 yaşında biriydi. Bir yıl boyunca bu eylemini en ince ayrıntısına kadar hazırlamış ve ayrıca Norveçli katliamcı Anders Behring Breivik gibi bir manifesto yazmış. Ancak soruşturma makamları, eylemin politik bir arka planı olması olasılığını ihtimal dışı olarak nitelendirdiler. Bu cinnet olayı Münih'i korku ve endişeye boğdu. İranlı bir göçmenin oğlu olan Almanya doğumlu fail, alışveriş merkezinin içinde ve önünde ve de bir fast food lokantasında etrafına ateş açarak -çoğunluğu genç- dokuz kişiyi ve ardından da kendini öldürdü. Eyalet Suç Dairesine göre toplam 35 yaralı vardı.

Öğrenci olan failin, polis ve savcılığa göre "sosyal fobiler"i vardı ve "depresyonlar" geçiriyordu; fail iki ay hastanede yatmış, ardından da en son hazirana kadar ayakta tedavi görmüş. Cinnet eylemi aşırı sağcı Breivik'in Norveçin Oslo kentinde ve Utoya adasında 77 kişiyi öldürdüğü kitle katliamının beşinci yıldönümünde gerçekleşti. 

Soruşturma makamlarının açıklamalarına göre fail, şiddeti yüceltmekle eleştirilen „Counter-Strike“ adlı bilgisayar oyununu yoğun biçimde oynuyordu. Cinnet eylemi sırasında tabancasıyla en az 57 kez ateş etti. Silahı muhtemelen "darknet" adı verilen internetin anonim bir bölümünde satın aldı.

Cinnet eylemi, dünya çapında dehşet ve taziye duyguları uyandırdı. Fransa başkenti Paris'te cumartesi akşamı Eyfel Kulesi katliam kurbanlarının anısına siyah-kırmızı-sarı renklerle aydınlatıldı. Papa şaşkınlık içinde bir tepki göstererek, Münih Baş Papazı Kardinal Reinhard Marx'a gönderdiği bir telgrafta geride kalanlara taziyelerini iletti ve güvenlik güçlerine teşekkür etti. Almanya Şansölyesi, bir dehşet gecesi ifadesini kullandı ve "Böyle bir akşama, böyle bir geceye katlanmak zor" dedi. Başbakan, birkaç gün içerisinde çok sayıda kara haberin –Nizza saldırısı, Würzburg'daki baltalı saldırı ve şimdi de "Münih cinayetleri"- birden gelmesi nedeniyle buna katlanmanın daha da zor olduğunu söyledi.  Almanya Cumhurbaşkanı

Joachim Gauck "canice bir saldırı" ifadesini kullandı. Alman İçişleri Bakanı Thomas de Maizière ise, kurbanlar arasında kaç tane çocuk ve gencin ve ne kadar farklı uluslara mensup kişinin olduğunu gördüğünde, insanın kelimenin tam anlamıyla "yüreğinin parçalandığını" söyledi. 

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin taziyelerini iletti. Danimarka Başbakanı  Lars Løkke Rasmussen twitter hesabından şunları yazdı: „Suçsuz insanlara yönelik bir sadırı nedeniyle bir kez daha üzgünüz. Avrupa'da trajik bir yaz.“

İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu ve  Fransa Devlet Başkanı François Hollande, Almanya ile dayanışmalarını dile getirdiler.  ABD Başkanı Barack Obama "Almanya bizim en sıkı müttefiklerimizden biri. Biz onlara bu durumda ihtiyaç duyabilecekleri her türlü destek sözü vereceğiz" dedi. AB Konseyi Başkanı Donald Tusk da, „Şimdi bütün Avrupa Münih'in yanında“ sözlerini içeren bir tweet yazdı.

Yunan Başbakanı Aleksis Çipras, Avrupa'da şiddete karşı çıkmaya çağırdı. Çipras twitter hesabından „Şiddetin Avrupa'nın geleceği olmasına izin veremeyiz“, yazdı. Hollanda  Başbakanı Mark Rutte de, taziyelerini şu sözlerle dile getirdi: „Normal vatandaşlar bir cuma akşamı alışveriş veya çalışma esnasında vahşice katledildiler veya yaralandılar.“

Kaynak: dpa; Çeviri: FSM