Ana içeriğe geç

“Bir ­pandemide hız azami öneme sahip”

Tutku, inanma, cesaret ve vizyon: Özlem Türeci ve Uğur Şahin’de bunların hepsi var. Biontech’in arkasındaki güçlü iki hayat arkadaşı.

05.03.2021
Uğur Şahin, Özlem Türeci
Uğur Şahin, Özlem Türeci © Felix Schmitt/Agentur Focus

 Özlem Türeci ve Uğur Şahin Almanya’nın aşı alanındaki başarısının mimarları. Mainz’da kurdukları Biontech firmasıyla 2020 Ocak’ında “Light­speed” adını verdikleri proje sayesinde korona virüsüne karşı yüksek etkililik oranında, kitlesel kullanıma uygun ve güvenli bir aşıyı ışık hızıyla geliştirmeyi başardılar. Nitekim bugüne kadar aşıların geliştirilme süreci on yıla yayılan bir süreci kapsıyordu.

O da başarıya ulaşabildikleri takdirde. Biontech ise bir yıldan kısa sürede bunu başardı. Peki Özlem Türeci ve Uğur Şahin bunu nasıl başardı? Bu bir tutku, inanç, cesaret ve vizyon hikayesi. İkisi de tıp alanında eğitim alan olan çift, Saarland Üniversite Hastanesi’nde tanıştı ve 2002 yılında evlendi. Bundan bir yıl önce, daha önce kurmuş oldukları ilk biyo-teknoloji şirketini karlı bir anlaşmayla satmışlardı. 2008 yılında “mesajcı” ribonükleik asitlerin (mRNA) kanseri önleyebileceği ve hatta iyileştirebileceği inancıyla Biontech firmasını kurdular. Şirket olarak halihazırda iki güçlü Alman finansörün desteğini garantilemiş oldukları için 2020 başında tüm kozlarını tek bir hedef için oynamayı başarabildiler. Böylece 500’e yakın çalışanla yeni mRNA teknolojisini kullanarak korona virüsüne karşı bir aşı geliştirmek için çalışmalara başladılar. Türeci ve Şahin, aşının üretimindeki lojistik güçlüklerin üstesinden gelebilmek için çok sayıda kuruluşla iş birliğine gittiler. Bunlar arasında en bilineni ABD’li ilaç devi Pfizer. Bu sayede kısa sürede test aşamasını başarıyla tamamlayıp en nihayetinde ­Avrupa Birliği’nde onaylanan ilk aşıyı büyük miktarlarda üretebilmeyi başardılar.

Biontech hisseleri şu anda ABD borsalarından Nasdaq’da yüksek değere ulaşmış durumda. Türkiye kökenli araştırmacı çift içinse ekonomik başarı oldum olası bir yan etkiden ibaret olmuş. Onlar için bilimsel çalışmalarının sonuçlarını ihtiyacı olanlara kitlesel olarak ulaştırabilmek çok daha önemli. Yatırımcılar da çiftin çalışma alanında büyük potansiyel görüyor. mRNA teknolojisinin geniş kapsamlı kullanımı sayesinde Biontech’in “biyo-teknoloji sektörünün Amazon’u haline gelebileceği” söyleniyor.

© www.deutschland.de

You would like to receive regular information about Germany?
Subscribe here: