İstanbul’da Alman modası
İstanbul Tasarım Bienali’nde “Bless” markası “Workout Computer”iyle yer alıyor.

İki moda okulu öğrencisi 1993’te Paris’teki uluslararası bir yarışmada tanışmış. Desiree Heiss ve Ines Kaag birlikte çalışmaya başlamış, sonra da “Bless” adıyla Berlin ve Paris’te faaliyet göstermek üzere kendi firmalarını kurmuşlar. İki tasarımcı şimdi İstanbul’da Tasarım Bianeli’ne katılıyor. Bir söyleşi.
İstanbul Tasarım Bienali’nin merkeze aldığı şey gelecek vizyonlarının aracı olmak. Gelecekle ilgili kendi tasarımınız hakkında ne söyleyebilirsiniz?
Bizim çalışmalarımız özellikle yakın geleceğe dönük. Bizim için anın nasıl yaşandığı, şimdi duygusu önemli. Tasarımcılar olarak zamanı en yüksek değer olarak vurguluyoruz. Amacımıza en iyi düzeyde ulaşmamız, izleyicilerimize karşı şaşırtıcı ve esin verici olmak, onları gelecek vizyonlarını gözden geçirmeye çağırmak.
Somutta nasıl olması gerekiyor bunun?
“Workout Computer”imizi tüm ziyaretçilerin kullanımına sunuyoruz. Hazırladığımız enstalasyonda, ziyaretçiler harf ve rakam yazmak için boks çuvalları üzerindeki klavye elemanlarını kullanıyorlar. Çuvallar ittirme, darbe indirme veya savurma gibi kararlı temaslara tepki veriyor. A4 boyutunda bir sayfayı dolduracak eylem burada ciddi bir fiziksel efor sarf etme haline gelebiliyor. Ortaya çıkan kelimeler ve metinler “Yazdır/Yayınla” fonksiyonu üzerinden hem yazdırılıyor hem de bir blogda yayınlanıyor. Ziyaretçiler ister gelecek vizyonlarını, isterse kendi seçecekleri bir konuyu işleyebiliyorlar.
İstanbul tasarımcı olarak sizin için ne kadar dikkat çekici?
2013’te kısa süreliğine buraya ilk seyahatimizi yaptığımızda bu şaşırtıcı kent bizi içine çekti. Şimdi de fazladan birkaç gün daha burada geçirme imkanından dolayı çok memnunuz. İstanbul gelenekle Avrupa tarzı modernliğin özelliği olan açıklığı buluşturarak insana sürprizler hazırlayan bir kent. Tasarımcılar olarak bizimle benzer şeyler düşünenlerle birlikte çalışmayı ve yeni perspektifler kazanmayı umuyoruz.
İstanbul Tasarım Bienali, 1 Kasım – 14 Aralık 2014