Açlığa karşı hep beraber
Dünya üzerindeki açlıkla mücadelede gıda güvencesi: Almanya-Etiyopya ortaklığıyla kurulmuş bir araştırma programı ekibi, yeni yollar keşfediyor.
Özellikle de Afrika’da olmak üzere dünya üzerinde yaklaşık 800 milyon kişi açlık çekiyor. Bu durumu değiştirmek için neler yapılabilir? Konuyla ilgili gerçekleştirilen bilimsel araştırmalar önemli bir katkı sağlıyor. Yeni kurulan Alman - Etiyopya araştırma grubu CLIFOOD, Birleşmiş Milletlerin sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşımda (Sustainable Development Goals, SDG) katkı sağlamak amacıyla iklim değişikliği ve gıda güvencesi arasındaki ilişkiyi araştırıyor.
Gıda güvencesi ne anlama geliyor?
Gıda güvencesi temelde açlıkla mücadeleyi ifade ediyor; insanların hayati açıdan önemli gıda maddelerine yeterli derecede erişebilme hakkına sahip olabilmeleri. Aksi takdirde özellikle de çocuklar için tehlikeli bir durum olan yetersiz beslenme ortaya çıkabiliyor.
Açlığın iklim değişikliğiyle nasıl bir ilişkisi var?
İklim fenomeni “El Niño”, Etiyopya’yı son derece olumsuz bir şekilde etkiledi. 2015’ten beri Afrika’nın doğu kesiminde aşırı kuraklık söz konusu. Bunun tarım üzerindeki etkileriyse çok ağır oldu; sığır ve keçiler yiyecek bulamıyor, tarlalar ekilemiyor, hasat kaldırılamıyor.
Alman-Etiyopya araştırma projesi nasıl bir katkı sağlayabilir?
CLIFOOD araştırma programı, Almanya’daki Hohenheim Üniversitesiyle Etiyopya’daki Awassa Üniversitesi arasındaki ortaklığa dayalı bir proje. Araştırmacılar, patates ya da manyok gibi sık çapalama isteyen, değişmiş iklime uyum sağlamış sebze türlerini tanımlıyor ve çiftçilerin tarlalarını nasıl uygun bir şekilde ekebileceklerine ilişkin tavsiyeler geliştiriyor. CLIFOOD’un üzerinde çalıştığı bir diğer konu da ileriki yıllarda Etiyopya’daki iklim değişikliğini öngörebilecek modellerin oluşturulması.
Varılan sonuçlar Afrika’nın tamamında da uygulanabilir mi?
Afrika’nın farklı bölgelerinde farklı koşullar hakim; farklı bölgelerde farklı mikro iklimler, bitki çeşitleri ve hayvan türleri görülüyor. Öte yandan Afrika’nın doğusu için gerçekleştirilen bu proje öncü bir proje. Politikanın ve STK’ların projeye ilgisi büyük. Projenin Alman tarafının koordinasyonunu üstlenmiş olan Hohenheim Üniversitesi Food Security Center’in küresel düzeydeki bağlantıları oldukça kapsamlı. Bu sayede vardıkları sonuçları tüm dünyayla paylaşabilecekler.